Batı Trakya’da Yaşam ve Türklerin Sorunları

Batı Trakya’da gelenek ve görenekler yıllar boyu hiç değişmedi. Buradaki Türk Kültürü günümüzde de hala devam ediyor. Bu yazıda Batı Trakya bölgesindeki şehirleri biraz daha yakından anlatıp tanıtmak istedik.

Gümülcine

Gümülcine, Yunanistan’ın Trakya bölgesinde bulunan ve önemli oranda Türk nüfusun bulunduğu bir şehirdir. 2001 sayımına göre şehrin nüfusu 45.000 civarındadır, bununda yaklaşık % 50’si Müslüman Türk Azınlığından oluşuyor.

Yunanistan’ın Trakya bölgesinde yaşayan ve Lozan Antlaşması ile hakları korunan Türkler’in en yoğun yaşadıkları şehirdir Gümülcine.

İsminin bölgeye ilk yerleşen insanlardan olan kömürcü nine’den geldiği sanılmaktadır.

Gümülcine 1361 yılında Osmanlı topraklarına katılmış, 1913 yılında Bükreş Antlaşması ile Bulgaristan’a bırakılmış, 1920 yılında imzalanan San Remo Antlaşması sonucunda ise tüm Batı Trakya ile birlikte Yunanistan’a dahil edilmiştir. 1920 yılında Gümülcine nüfusunun % 80 i Türk iken, 1923 mübadelesinden sonra bu oran düşmüştür.

Gümülcine ayrıca 1913’te kurulan ilk Batı Trakya Türk Cumhuriyeti ile de anılmaktadır. Batı Trakya Bağımsız Hükumeti (Garbi Trakya Hükumeti) Balkan Savaşları sonrasında Batı Trakya’da Türkler ve Pomaklar başta olmak üzere çoğunluğu Müslüman ahali tarafından kurulan 3 ay yaşamış bir devletti. “Kuva-yi Milliye” tabiri ilk defa Batı Trakya mücadelesinde kullanılmıştır. Bu hükümet Osmanlı Devleti tarafından tanınmamıştı. Batı Trakya bölgesi henüz kendisine ait olmayan Yunanistan siyasi sebeplerden dolayı böyle bir devlete sıcak bakıyordu, hatta kendi iradesi ile Dedeağaç’ı bu devlete teslim etmişti.

Bulgaristan ve Osmanlı Devleti ise yine siyasi sebeplerden dolayı bu devletin sonunu istediler. Devlet sadece 55 gün yaşayabildi…

Gümülcine, İskeçe ve Evros vilayetinde yaşayan Türkler, 1923 Lozan Antlaşmasıyla azınlık hakkını kazanırken, garantör ülkelerden ilki Yunanistan’da kalan vatandaşlarını korumak amacı taşıyan ilk devlet Türkiye oldu.

Gümülcine’de gelenek ve görenekler yıllar boyu hiç değişmedi ve günümüzde dahi hala devam etmekte. Trakya’da yaşayan Azınlığın kendi dinlerine sahip çıkmaları bölgede bulunan cami sayısından belli oluyor.

Batı Trakya doğuda Meriç, batıda Makedonya, Kuzeyde Bulgaristan, Rodopların karlık dağları ve güneyde Ege denizine bağlıdır.

İskeçe

İskeçe, Yunanistan’ın kuzeyinde Batı Trakya’da aynı adı taşıyan ilin merkezi olan kenttir.

Osmanlı kaynaklarında Eskice, İsketye ve İskete olarak da kaydedilen İskeçe isminin Eskice’den geldiği düşünülmektedir. Son nüfus sayımına göre Türk Azınlığın % 35 oranında olduğu bilinmektedir.

İskeçe, doğusundaki Gümülcine ve daha doğusundaki Dedeağaç illeri ile birlikte Yunanistan’da Türklerin en yoğun yaşadığı bölgelerden biridir. Drama köprüsü isimli türküye adını veren Drama şehrine de komşudur.

İskeçe günümüzde Batı Trakya Türklerinin azınlık sorunlarına ve insan haklarının Yunanistan tarafından ihlallerine karşı siyasi mücadele örnek olmuş olan bir şehrimizdir. Yıllardır süren İskeçe Türk Birliği davasında hala bir sonuca varılamamıştır.

İskeçe ve Gümülcine’de Türk Birlikleri 90’lı yıllarda bölge valileri tarafından kapatılmış ve tabelaları yerinden sökülmüştü. O dönemden bugüne faaliyetlerini Yunanistan’a göre gayri resmi olarak devam ettiren birlikler, İskeçe’deki Türk Birliği için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesininde davayı kazanmış olsalar bile, Yunan hükumeti tarafından tabelası hala yerine konulmamıştır. Sebep ise Batı Trakya’daki azınlığın etnik bir kimliğe değil dini bir kimliğe sahip olması gösterilir.

Günümüzde İskeçe modern bir kent kimliğine sahip, zengin tarihi, doğası ve gelenekleriyle her yıl büyük miktarda yerli ve yabancı ziyaretçi kabul etmektedir. Her yıl Şubat sonu veya Mart başında düzenlenen Karnaval ve Eylül başındaki eski kasaba festivali görülmeye değer etkinlikler arasındadır.

Gümülcine’de ise bir tanesi Seçek Azınlık ve Kültür Derneği, diğeri de Kozlukebir Belediyesi tarafından düzenlenen ve tarihi 700 yıla dayanan Seçek ve Alantepe yağlı güreşleri Rodop ve Evros dağlık bölgesinde gerçekleştirilmektedir.

Gümülcine’de 2, İskeçe’de ise 1 belediyenin, belediye başkanları Müslüman Türk Azınlığı fertlerindendir.

Dedeağaç

Dedeağaç Trakya bölgesinin bir liman kenti olup Evros’un en büyük şehridir. Dedeağac’ın içinde ve bazı köylerinde Türk nüfusu bulunmaktadır. Dedeağaç sınırları içinde, Seyyid Ali Sultan (Kızılsultan) olarak da anılır, dergahı bulunmaktadır. Dergahta her sene Kasım Kurbanı ismi altında Alevi Türkmenleri öncülüğünde anma yapılmaktadır. Kesilen büyük ve küçükbaş hayvanlar iştirak eden halka dağıtılır.

Dedeağaç, İpsala gümrük kapısından sadece 30 km mesafededir. Şehrin bir üniversitesi, hastahanesi ve bir de havaalanı vardır. Havaalanı yaz aylarında Almanya’nın farklı bölgelerine uçak seferleri hizmetinden dolayı gurbette yaşayan Batı Trakyalı Türklere de hizmet etmektedir.

Yine Evros vilayetine bağlı kentlerden ve az sayıda da olsa Müslüman Türk Azınlığı vatandaşlarının yaşadığı ve zamanında Bursa’nın yanısıra Edirne öncesi Osmanlıya kısa bir süre için başkentlik yapmış olan Dimetoka şehri vardır ki, bu şehirde 1361 yılında inşaa edilmiş Çelebi Sultan Mehmet camii, (Dimetoka Beyazıt camii olarak da anılır), 1398 ve 1571 yıllarında inşaa edilmiş Osmanlı hamamları da bulunmaktadır.

 

Necat Ahmet :