Kıbrıs’ta düzenlenen Rauf Raif Denktaş ve Dr. Fazıl Küçük I. Uluslararası Kıbrıs Araştırmaları Sempozyumu Türk Dünyasını bir araya getirdi. Sempozyumun ve Türk Dünyasının birleşmesinin önemini Türk-Bir Başkanı Güven Arıklı ve KKTC Meclis Başkan Yardımcısı ORHAAJANS’a değerlendirdi.
Sempozyumu düzenleyenler arasında yer alan Güven Araklı, Türklük şuurunun öneminden bahsederek şu değerlendirmelerde bulundu: “Önemli olan Türklük denince damarında akan kanın değişmesi meselesidir. Biz bunları içimizde yaşıyoruz. Buraya 14 ülkeden 120 katılımcı geldi. Sempozyumda Türkiye, Makedonya, İsveç, Avusturya, Almanya, Hollanda, Kazakistan, Güney Kore’den sivil toplum örgütü başkanları, rektörler, akademisyenler, gazeteciler, eski birokratlar yer aldı. Bizim de çalışmalarımız doğrultusunda burada toplanabildik” dedi.
“Kıbrıs Türkleri gibi dünyanın farklı yerlerinde Türklük mücadelesi verenler var”
Kıbrıs Türklerinin olduğu gibi dünyanın farklı yerlerinde Türklerin verdiği mücadelelere değinen Araklı: “Türk dünyasının farklı bölgelerinde Türklük mücadelesi veren kişiler var. Onların verdiği mücadelenin bir benzerini de bizim verdiğimizi bilmelerini istedik. Böylece birlik olma ileriki süreçlerde daha da güçlenecektir” ifadelerini kullandı.
Türk Dünyası birliğinin sürekli ve kalıcı olmasını vurgulayan Türk-Bir Genel Başkanı lobicilik faaliyetlerinin öneminden söz etti. Sempozyumda KKTC, Doğu Türkistan, Dağlık Karabağ, Makedonya Türklerinin sorunlarının dile getirilmesini örnek gösteren Araklı: “Sorunlarımızı hepimiz bilir ve birbirimiz ile yakın ilişkiler kurarsak onların üstesinden gelmek de kolaylaşır dedi.
Derneğin faaliyetlerinden söz eden Araklı: “Türk Birliği Dayanışma Derneği olarak 3 yılda 18 ülkeye gidip Kıbrıs’ımızın bayrağını açtık. Sevinen de oldu sevinmeyen de ancak biz faaliyetlerimizi devam ettirdik” sözlerine yer verdi. Buna benzer organizasyonları yapmaya devam edeceklerini bildiren Arıklı sıradaki faaliyetlerin arasında Üsküp, Bakü, Moğolistan gibi Türk yurtlarının olduğu yerlerden söz etti.
Sempozyumun KKTC’nin tanınırlığı açısından önemi
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin tanınırlığı açısından sempozyumun sahip olduğu öneme değinen Araklı: “Uluslararası arena ve uluslararası basında burada gerçekleştirilen faaliyetleri kendi medyalarına taşıdıkları zaman en azından KKTC’de böyle bilimsel etkinliklerinin gerçekleştirildiği, Kıbrıs’ın tarihi, sosyal, kültürel ve her anlamda yalnız olmadığını ayrıca Türk Dünyasının da burada olduğunu ifade etmiş olduk” siyerek sözlerini tamamladı.
Kıbrıs Türkleri ve Türk birliği üzerine değerlendirmede bulunan bir değer isim Zorlu Töre ise duygu düşüncelerini şu cümleler ile dile getirdi.
“Kıbrıs Türklerinin özgürlük mücadelesinde Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş çok önemli görevler üstlendi. Her Milli mücadelede milli kahramanlar vardır. Onların liderliğinde ancak istiklale ulaşılır. Kıbrıs’taki liderler de Dr. Küçük ve Denktaş’tır. Pek çok şehidimiz de var, Onların da her biri ayrı birer karhamadır. Şairin ifade ettiği gibi kahramanlık ileri adım atıp, geri dönmemektir. Kahramanlık bayrağı yere düşürmemektir. Kahramanlık bayrağı düşenin elinden kapıp daha ileriye koşmaktır. Kahramanlık daima istikalal mücadelesinden vazgeçmemektir. Biz de tüm gayretimizle bu mücadeleyi veriyoruz”.
“Milli ve manevi değerlere sahip çıkmalıyız”
Türklerin milli ve manevi değerlere verilmesi gereken önemi anlatan Töre: “Dünyanın neresinde olursak olalım “Ne mutlu Türküm diyene” ifadesiyle hepimiz biriz, beraberiz, bir bütünüz. Milli ve manevi değerleri dünyanın neresinde olursak olalım yaşatmamız gerekir. Onlara sahip çıkmamız lazım çünkü milli ve manevi değerler kaybolur ise nesiller de kaybolur. Sonunda da ne mutlu Türküm diyene ifadesini kullanamayız. Bu yüzden bu değerler daima bizim yaşam karakterimiz olsun” dedi.
Töre konuşmasını şu ifadeler ile sonlandırdı: “Türk Dünyası bugün sıkıntılar içerisinde olabilir ancak biz onun varlığının ve gücünün farkındayız. Bundan 30-40 yıl önce Türk Dünyası dediğimizde bizleri suçluyorlardı. Siz ırkçısınız deniyordu. Ancak bugün görüyoruz ki bunu herkes kabulleniyor ve herkes tarafından biliniyor. Herkes saygı duyuyor. Biz daima aslını savunuyoruz: Yaşasın Türk Dünyası, Yaşasın Türk Devletleri, Yaşasın Türk Birliği…
Henüz yorum yok.
Henüz yorum yapılmamış. Yorum Yap!